İnsanoğlu, varoluşundan bugüne kadar olan yaşamında birçok dönemden geçmiştir. Göçebe hayattan yerleşik hayata değişen farklı yaşam tarzlarını, alışkanlıklarını ve nesneleri de beraberinde oluşturmuştur. Başlangıçta bir taş oyuğu içerisinde barınırken, bu alan içerisinde oturma ve uyuma gibi ihtiyaçları için farklı nesnelere ihtiyaç duymuşlardır. Bir kütük ya da kaya parçası ile karşılanan ihtiyaçlar zaman içerisinde daha komplike ve planlı nesnelere dönüştürülmüştür. İnsan ahşabı bu noktada keşfetmeye başlamış ve keskin sert kaya parçaları ile yontarak form verdiği bu doğal malzemeyi bambaşka nesnelere dönüştürmüştür.
Günümüze kadar gelen bu gelişme serüveninde daha önce benzeri olmayan yaşam biçimlerinin ortaya çıkması, teknolojinin, endüstrinin ve bilimin sürekli gelişmesiyle birlikte karmaşık ve yeni ihtiyaçlar ortaya çıkmıştır. Bu ihtiyaçlar, sürekli etkileşim içerisinde bulunduğumuz nesnelerin gelişmesini sağlamıştır. Böylece günümüzde hayatımızı etkileşim içerisinde geçirdiğimiz ahşap ürünler, ihtiyaçlarımızı karşılamanın çok daha ötesinde farklı görevler üstlenmiştir. Sanatla, felsefeyle, bilimle ve tasarımla harmanlanan ahşap ürünler, bireylere enerji ve özgüven verme, sosyal statülerini vurgulama, kişileri dinlendirme ve motive etme gibi pek çok gizli etkiyi de içlerinde taşımaktadır.